Clubhouse çılgınlığına hoşgeldiniz!

Sosyal medyanın yeni yıldızı Clubhouse’u belki çoktan kullanmaya başladınız, belki de duydunuz ve ne olduğunu anlamaya çalışıyorsunuz. Ses temelli sosyal ağ Clubhouse ABD’de geçen nisan ayında piyasaya çıkmasına rağmen ülkemizde son 10 gün içinde ani bir çılgınlık yarattı.  Davetsiz girilemeyen sosyal ağa talep bu kadar fazla olunca, dijital güvenlik açığının patlak vermesi de uzun sürmedi. Gelin önce ağın nasıl çalıştığını anlayalım, sonra güvenlik zafiyetlerine değinelim.

Clubhouse, Nisan 2020’de ABD’de piyasaya sürülen ses bazlı bir haberleşme uygulaması. Şu an sadece iOS işletim sistemiyle kullanılabildiği için iPhone ve iPad cihazlar üzerinden erişim sağlanabiliyor. Uygulamanın kullanıcıları, sesli sohbet odaları üzerinden etkileşim sağlıyor.

Nasıl üye olunuyor?
Clubhouse’u indirip hemen üye olmanız mümkün değil, birinin sizi buraya davet etmesi gerekiyor. Yeni kullanıcılar, uygulamaya gerçek isimleri ve telefon numaralarıyla kaydoluyor. İsim değiştirme hakkı sadece bir kez veriliyor. Her üyenin, sadece iki kişiye davetiye gönderme hakkı var. Bu hakkı doğru kişiler için kullanmak önemli çünkü kişilerin profillerinde kendilerini Clubhouse’a öneren kişiler de görünüyor.
Ses temelli bu yeni sosyal ağı bu kadar cazip kılan biraz da bu davet durumu. FOMO (Fear of Missing Out) yani ‘bir şeyleri kaçırıyor muyum’ duygusu insanları Clubhouse’a üye olma dürtüsüyle baş başa bırakıyor. Kısacası, adının da işaret ettiği üzere bir kulübe üye olma hevesi insanları harekete geçiriyor.
Şubat 2020 itibariyle dünya genelinde 2 milyon aktif kullanıcı her hafta, Clubhouse’un sohbet odalarında zaman geçiriyor.
Bu odalarda  yazılı mesaj, yorum, beğeni ya da fotoğraf paylaşımı, görüntülü konuşma yapılmıyor, sadece sesli sohbet var. Uygulamanın üyeleri ilgi alanlarını seçiyor, böylece bu alanlara yönelik sohbetleri daha rahat takip edilebiliyor.

Nasıl kullanılıyor?
Seçtiğiniz bir odaya girip, burada konuşulanları sadece dinlemekle yetinebiliyorsunuz ya da odayı açmış olan moderatörden izin alarak sohbete dahil olabiliyorsunuz. Üç ana konuşma bölümü var; girişim buna (Start a Room) ‘oda oluşturma’ diyor. Herkesin katılımına açık Open Room, sadece takip ettiklerinizle iletişim kurabileceğiniz Social Room ve dışarıdan kimsenin katılamayacağı Closed Room seçenekleriyle konuşmaları açabiliyorsunuz. Closed Room dışındaki seçenekleri seçtiyseniz, ‘konu belirle’ alanıyla, konu başlığını diğer kişilere göstererek katılımları konusunda bilgi sahibi olmalarını sağlayabiliyorsunuz.

Kimler var?
Clubhouse’da kimler yok ki? Yöneticiler, reklamcılar, influencerlar, ünlüler... Oprah Winfrey’den Drake’e, Ashton Kutcher’dan Jared Leto’ya pek çok ünlü burada. Gizli odalarda sadece seçtiğiniz kişilerle buluşabilirken, herkese açık odalarda da sohbet başlatabilirsiniz. Şu anda odalarda 5 bin katılımcı sınırı bulunuyor.
 
Markaların dikkatini çekti
Etki alanı hızla gelişen uygulama markaların da odağında. Ünlü/marka işbirlikleri hemen başladı. Bartu Küçükçağlayan ve Melikşah Altuntaş’ın Instagram’da yaptıkları ‘Mücbir Sebepler’, Clubhouse’ta ilk marka işbirliğine giden program oldu.
Mecra henüz yeni olsa da, markalar için fırsatlar sunuyor. Markalar, kalıcı oda açma özelliğiyle burada hiç kapanmayacak sohbet odaları açabilir, dilediği influencer veya ünlülerle farklı konu başlıklarında yayınlar yapabilir.

Güvenlik açığına dikkat!
Nisan 2020’den bu yana aktif olmasına rağmen, Türkiye’de Ocak 2021’nin son günlerinde duyulmaya başlayıp, hızla popülaritesi artan uygulama, güvenlik açığıyla da gündemde. Geçtiğimiz günlerde Türkiye’den bir kullanıcı, uygulamadaki bir güvenlik açığını yakalayarak bazı odalara sızdı ve ilgisiz müzik kayıtları yayınladı. İsmi listede olmamasına rağmen odalara sızan bu kişi, kötü niyetli olmadığı için tatsız bir durum yaşanmadı ancak olay, güvenlik açığını ortaya çıkardığı için gündeme oturdu.

Platformumuzun yazarları arasında bulunan teknoloji iletişimcisi Sertaç Doğanay da, Clubhouse’un ses temelli olmasına dikkat çekerek, “Sesiniz bir biyometrik veridir” cümlesiyle olası risklere dikkat çekiyor. Doğanay şöyle diyor: “ABD'de şimdiden ses tanıma ve YZ teknolojisi kullanan ve odaları otomatik olarak dinleyerek markalar ve siyasi figürlerle ilgili içgörü oluşturan araçları test etmeye başlamışlar.”

Bu cümleler, Netflix’in popüler dizisi Lupin’i izleyenlerde bir işaret fişeğini ateşlemiş olabilir. Birinin ses kaydı elinizde olduğu zaman, bu sesle istenilen cümlenin sanki onun ağzından çıkmış gibi kurgulanabileceğini unutmayın.

Tabii gün boyu video konferans toplantıları yaptığımız, sesli mesajlar gönderdiğimiz bir dünyada sesimizi sadece kendimize saklayabileceğimiz günleri çoktan geride bıraktık. O yüzden bu tür tehditler Clubhouse kullanıcılarını ne kadar korkutur bilinmez.

Geliştiriciler de geri dönüşler üzerinden uygulamayı ileri seviyeye taşımayı hedefliyor.