Cisco’nun EMEA (Avrupa, Ortadoğu ve Afrika) bölgesindeki sekiz ülkede yaptığı araştırmaya göre, evdeki çalışma ortamı siber güvenlik konusunda kişileri rahat davranmaya itebiliyor. Bu da güvenlik açıklarını beraberinde getiriyor ve bireysel hatalar çığ gibi büyüyerek kurumsal düzeyde hasara yol açabiliyor. Araştırmaya katılanların %76’sı iş görevleri için güvenli olmayan kamusal ağları kullanırken, %60’ı kişisel telefonlarını tercih ediyor.
CISCO tarafından, Fransa, Almanya, İspanya, İsveç, Hollanda, Polonya, Suudi Arabistan ve İsviçre’nin içinde bulunduğu EMEA bölgesindeki sekiz pazarda, Ağustos 2022’de gerçekleştirilen araştırma, evlerdeki rahat ortamın, kişilerin cihaz güvenliği konusunda tedbiri elden bırakmasına yol açabildiğini ortaya koydu. En küçük veri sızıntıları bile iş zinciri içinde ağır sonuçlara yol açabiliyor ve evdeki yetersiz siber güvenlik ortamı, önemli bir zaafa dönüşebiliyor.
İş için kişisel cihazlar kullanılıyor
Araştırma, hibrit çalışmanın ortaya çıktığı ve siber tehditlerin yoğunlaştığı bir ortamda, evde siber güvenliğe yönelik tutumları anlamak amacıyla gerçekleştirildi. Sonuçlar, e-posta göndermek (%58), iş görüşmeleri yapmak (%48) ve belge paylaşmak (%42) gibi iş görevleri için kişisel cihazlarını sıklıkla kullanan çok sayıda çalışan olduğunu ortaya koyuyor. Kişisel cihazlarında işle ilgili hiç sohbet etmemiş veya bir iş belgesi üzerinde çalışmamış kişilerin oranı ise sadece %10.
8 binden fazla katılımcının %90'ı iki veya daha fazla bağlı cihaza sahip ve bu kişilerin %84'ü en az bir bağlı cihazı evdeki başka biriyle paylaşıyor. Siber suçlarda her seviyede küresel bir artış yaşanırken, kişisel cihazlarının saldırıya uğramasından endişe duyduklarını itiraf eden katılımcıların oranının %57 olması, saldırı tehdidi konusunda kaygılar olduğunu ortaya koyuyor. Ancak kaygılara ve evde paylaşımlı olarak kullanılan cihaz sayısına rağmen, her altı katılımcıdan biri Wi-Fi şifresini hiç değiştirmemiş, her beş kişiden biri de bir yıl veya daha uzun süredir güncellememiş.
%76’sı kamusal Wi-Fi ağlarından bağlanıyor
Risk yalnızca evlerle sınırlı değil. Artık pek çok kişi kamusal alanlarda veya hareket halindeyken de işlerini yürütüyor. Bu da bağlantıya giden kestirme yollarla riske girmelerine yol açıyor. Nitekim katılımcıların %76’sı iş için havaalanı ve restoran gibi alanlardaki kamusal Wi-Fi ağlarını kullandıklarını ifade ediyor.
%37’si çok faktörlü kimlik doğrulamadan habersiz
Kullanıcı adı ve parolalar, istenmeyen kişilerin sisteme erişimini engellemek için hiçbir zaman çok etkili bir yol olarak görülmedi. Buna rağmen araştırmaya katılanların %37’si MFA'yı (çok faktörlü kimlik doğrulaması) kullanmıyor ya da MFA’nın ne olduğunu bilmiyor. Artık neredeyse her akıllı telefonda parmak izi veya yüz tarayıcısı bulunduğundan, kullanıcılar kişisel cihazlarındaki uygulamaları açmak için parola yerine biyometriyi tercih ediyorlar. Kuruluşlar, iş yerinde güçlü MFA'nın benimsenmesini desteklemek için zaten çalışanların cebinde olan bu teknolojiden yararlanma fırsatına sahipler. Bu aynı zamanda parolasız kimlik doğrulama olarak da biliniyor.
Gençlerin referansı sosyal medya
Siber güvenlik alanındaki açıkların kapatılmasında karşılaşılan en büyük zorluklardan biri de milyonlarca kişinin tutarlı bir seviyede eğitilmesi. Araştırmaya katılanlara, çevrimiçi ve cihaz güvenliği davranışları hakkında nereden tavsiye aldıkları sorulduğunda, yanıtlar ağırlıklı olarak arkadaşlara ve aileye sorma (%39) veya sadece sağduyuya göre hareket etme (%35) yönünde geldi. Ancak sosyal medyanın referans olarak kullanımı, genç nesiller arasında belirgin bir şekilde yüksek. 16-34 yaş aralığındaki gençlerin %35'i sosyal medyayı kullanırken, daha büyük yaş grubundaki katılımcılarda bu oran çok daha düşük. Medya, uygulama tedarikçileri ve devlet yetkilileri ise referans noktaları listesinde hayli alt sıralarda yer alıyor (%25’in altında).
Bireysel alışkanlıklar iş hayatına da yansıyor
İş ve ev arasındaki çizginin giderek bulanıklaşmasıyla, kişisel faaliyetler için kullanılan alışkanlıklar hızla artan bir şekilde iş faaliyetlerine de yansır hale geldi. Bu da kuruluşlar için büyük bir tehdit oluşturuyor.
Hibrit çalışma, iş hayatının geleceği ve cihazlar, protokoller ve güvenlikle ilgili sağlam strateji ve yatırım, artık kritik öneme sahip bir zorunluluk. Uzmanlar bu yüzden, kuruluşların ev ortamlarını da güvenli hale getirmek için gerekli adımları hızla atmaları gerektiği konusunda uyarıyor.
dijitalguvenlikplatformu.aksigorta.com.tr online deneyiminizi geliştirerek sizlere daha iyi hizmet sunabilmek için çerez kullanır. Sitemizi ziyaret ederek çerez kullanımına onay vermiş kabul edilirsiniz. Çerezler hakkında daha detaylı bilgi almak ve çerez tercihlerinizi nasıl değiştirebileceğinizi öğrenmek için AKSİGORTA Gizlilik Sözleşmesi'ni inceleyebilirsiniz.
TAMAM